Finans ve Muhasebe günümüzde gittikçe önem kazanan kurumlar. Özellikle bankalar krizi, Emron skandalı, finansal kriz derken bu öğelerin aslında hem ekonomik hemde sosyal anlamda hiçte yabana atılmaması gereken öğeler olduğu her gün biraz daha ortaya çıkıyor. Finans ve Muhasebe , Finansal Yönetim dediğimiz olgunun değişmez ve birbiri ile sıkı fıkı kaynaşmış iki ayrılamaz parçası. Temelde muhasebe, yapılan mali işlemlerin kayıt altına alnmasını sağlayan, finans ise bunlar üzerine raporlama ve analiz yapan 'bilim/birim''ler. Muhasebe mutfaktaki malzemeleri hazırlıyor, finans ise pişirip servise hazır yemek haline getiriyor ve servis ediyor.
Muhasebe, kayıtların olması gerektiği şekilde işlenmesini sağlayan sistem. Yaptığınız işlemler nereye ve nasıl kayıt edilecek, temel işlevi bu. Bunun için borç/alacak (debit/credit) denen iki ayaklı bir sistem kullanılıyor. Bir yere borç giderse aynı miktarda da alacak diğer tarafa girmesi gerekiyor. Borç /Aktif kalemleri varlık (asset) yani elde edilen öğeler..Alacak/Pasif kalemleri ise Kaynak (Liability) ve Özkaynak (Equity) yani varlık almanızı sağlayan kalemler..Tabii ki olay bu kadar basit değil. Hangi işlemi yaparken hangi aktif yada pasif hesabın ve bunlar altındaki alt hesapların ne şekilde kullanılacağı ise ayrı bir uzmanlık istiyor. Genelde bu işin ustası olarak görülenler ise muhasebeciler ve onlarında bir üstü olan mali müşavirler. Ya da SMMM ve YMMM'ler. Bu kişiler aynı zamanda yasal mevzuatları da takip ederek kayıt işlemlertinin yasalara uygun hale gelmesini sağlıyorlar ve şirketlerin/yapıların yasal düzenlemelerini de hazırlıyorlar. Bunlarda olayın vergi ve beyan kısımına karşılık geliyor. Vereceğiniz beyan ve ödeyeceğiniz vergi ise temel muhasebe kuralları çerçevesinde işlenmiş hesaplarınızdan oluşuyor. Bu hesapların hepsine Mizan, bu hesaplarda oluşan Aktif/Pasif ya da Varlık/Kaynak ilişkisini gösteren ve birbirine eşit olması gereken tabloya da Bilanço ismi veriliyor. Aynı zamanda vereceğiniz 'Gelir Vergisini' ne esas teşkil edecek olan bir de Kar Zarar Tablosu var.
Buraya kadar güzel. Peki finans ne yapıyor? Ya da finans bu işin neresinde?
Muhasebe ve/veya SMMM'nin yasal çerçevede yapmış olduğu kayıtlar çerçevesinde oluşan mizan, bilanço ve kar zarar tablolarından oluşan malzemelerle yemeği pişirme işi de finans'a ait. Ne demek yemek pişirmek? Zaten beyan verilirken yemek pişmemişmiydi?
Hayır. Yapılan sadece 'yasal' çerçevede bir hazırlıktı. Ya da yemek için tüm malzemelerin hazırlanmasıydı. Hangi malzeme, ne kadar gerekecek, hangisi sağlıklı , bunlar hazırlandı. Şimdi yemek pişirme ve sunma zamanı..
Finans, muhasebe tarafından işlenmiş olan verilerden sonuçlar çıkarmak, bunlar üzerine gelecek ile ilgili yorumlar yapmak üzerine kurulmuştur. Nedir bu yorumlar? Bütçenin hazırlanması, nakit akışının uzun vadeli kontrolü, yatırım kararları için yatırım çalışması yapılması, kar ve zararın ayrıntılı analizleri- bütçe ve/veya geçmiş yıllarla olan kıyaslaması, çeşitli alt-analizler, rasyo (oran) hesaplamaları ve şirketin mali profilinin ve sağlığının çıkarılması vb. Bu çalışma aynı zamanda şirkertin bir nevi sağlık kontrolünden yani check-up'tan geçmesini sağlar.
Finans, Finansal ve Yönetim Raporlamaları denen tablolar kullanarak, şirketin finansal durumunu ortaya çıkarır ki şirketin nerede iyi, nerede hatalı olduğunu, ne yapması yada ne yapmaması gerektiğini gösterir. Aynı zamanda gelecek zamanda nerede olacağının da sinyallerini verir. Yönetim kararları alınırken bakılması gereken en temel veriler bu söz konusu finansal raporlardır. Alınacak kredi, yapılacak yatırım, maliyetlerin ne şekilde kontrol edilmesi gerektiği, satışlarda-ürünlerde ne şekilde bir strateji izlenmesi gerekeceği, önümüzdeki dönemde dikkat edilmesi gereken bu tüm hayati hususlar, finansal ve onların türevi olan yönetim raporlamalarına ve onların sağlıklı analizlerine bağlıdır.
Dolayısı ile Finans ve Muhasebe birbiri ile sıkı sıkıya bağlı, ayrılamaz ama aynı zamanda da birbirinden tamamen farklı iki branştır. Muhasebe ve yasal mevzuat kısmının şefi SMMM (ya da YMMM) ise finans kısmının ise şefi/ahçısı Finans Müdürü'dür. Görüldüğü üzere Finans Müdürü yapısı gereği bir SMMM olmak zorunda değildir. İkisi birbirini besleyen ortak yaşamlı bir bütünü oluşturan farklı kişilerdir. Bir SMMM'den finans müdürlüğü ya da finans müdüründen SMMM'lik beklemek ise bir hatadır; bu yapılacak işin verimli olamamasını da beraberinde getirecektir. SMMM daha çok yasal mevzuatları takip eder, muhasebeki ince teknik ayrıntılarla uğraşır, beyanların üzerine yoğunlaşır. Finans Müdürü ise şirketin geleceği ve sağlığı için finansal verileri tablolar halinde yorumlar vu bunların üzerine yoğunlaşır.
Ülkemizde şu ana kadar finansın önemi pek dikkate alınmıyordu. Çoğunlukla muhasebe tutulmasının temel sebebi yasal zorunluluk ve beyan/vergi verme yükümlülüğü idi. Halen muhasebesini dışarıdan mali müşavirlere tutturan ve bunu angarya gören bir zihniyet mecvuttur, ancak bu anlayış yavaş yavaşta olsa değişmektedir. Zaten yeni çıkacak ve uygulamaya geçecek olan TFRS ile şirketler finansal açıdan kendi kontrollerini yapmaya, denetime açık olmaya zorlanacaklardır. Bu hem kendileri için (zorla doktora götürülmek gibi) iyi olacak, hem de şirket ve kurumların şeffaflaşarak mali tablolarını sadece beyan değil, kendi yapısal dengeleri içinde kendi kendilerini anlayabilecekleri ve anlatabilecekleri tablolara dönüştürmelerini sağlayacaktır.
Bu yüzden ortaya güzel ve adam gibi bir yemek çıkması için SMMM ve Finans Müdür'lüklerinin birbiri ile sıkıca bağlı ama aslında iki ayrı branş olduklarını hatırlayalım ve iki tarafa da gerekli önemi verelim.
Afiyet olsun!
Finans ile muhasebeye ayrı ayrı bakmak iyi de, SMMM/YMM yasa ile (3568) kazanılan bir ünvan, doktor, avukat gibi; finansman müdürü ise bir görev tanımı. İkisinin bir birini dışlaması gerekmez her zaman.
YanıtlaSilJak Kamhi
Sayın Jak Kamhi;
SilYorumunuz için teşekkürler.
Teoride söylediğiniz doğru; SMMM bir ünvan Finans Müdürlüğü yapılan bir iş tanımı. Ancak olay mesleğin icrasına gelince iş değişiyor. Şöyle ki; SMMM ünvanına sahip olmak ile Finans Müdürlüğü yapmak arasındaki bağın göreceliği kayboluyor. Mesleklerini yaparken ikisi farklı yollarda ilerliyorlar, her ne kadar birbirlerini beslerselerde. Bu durumda SMMM iseniz Finans Müdürü olmamız size bir artı getirebilir ancak FM olarak mesliğinizi sürdürmeniz durumunda SMM'nin yapması gerekenleri artık yapamazsınız. Ya da SMMM iseniz FM işini icra edemezsiniz. Demek istediğim her ikisi farklı olsa da (biri ünvan, diğeri iş tanımı) pratikte bu böyle değil. İş ilanlarında çokça gözüme çarpan konu FM için aranan şartın SMMM olması. Bu özellikle 'işveren' konumundaki tepe yöneticilerinin olaya teori/pratik açısından yanlış yaklaşmasına sebebiyet veriyor.